top of page

Haftalık Psikoloji Bülteni'ne üye ol

Teşekkürler.

HUZURSUZ EMOŞ.jpg

Normal İnsanlar: En iyi arkadaşımın sevgilisinden ayrılmasına sebep oldum.



"Hayatınızda başka birine yaptığınız en büyük kötülük neydi?"


Instagram'ın bu haftaki sorusu yaptığımız kötülüklerle ilgiliydi. Gelen yanıtların bir kısmı çocukluk çağında yapılan kötülükler olduğu için, gerçek anlamda "kötülük" filtresinden geçemediler.


Bana en ilginç gelen "sıradan biri" rumuzlu okuyucumun attığı email'di. Aramızdaki emailleşmeyi paylaşıyorum:


Benim en büyük kötülüğüm kız arkadaşımın sırlarını sevgilisine ifşalamak oldu.

İletişimimiz çok iyiydi birbirimizle her şeyi paylaşırdık. Dışarıdan tuhaf görülen ya da yadırganan birçok şeyi birbirimizde yadırgamazdık. Hatta bunlar üzerine konuşur sebebini sorgulardık. Hayat üzerine derin sohbetler gerçekleştirirdik. İkimizin de kafası birbirine benziyordu ben onu o da beni çok iyi anlıyordu. Bir gün bu kız arkadaşım benim aracılığımla bir erkek arkadaşla tanıştı, ben tanıştırdım. Tanışma amacı evlilik yönlüydü. Ve ikisi de kafamda çok uyuşuyordu. Tahmin ettiğim gibi de oldu. Çok iyi anlaştılar birbirlerine karşı yoğun şeyler hissettiler. 4 ay oldu 5 ay oldu derken her şey güzel gidiyordu. Yol ciddiye koyuluyordu iyice. Sonrasında kız arkadaşımın, birçok şeyi, tanıştırdığım şahsa söylemediğini öğrendim. Bu beni çok korkuttu. Birkaç kez konuştum ağzını aramaya yeltendim ama söylemeye 'henüz' pek niyeti yoktu. Kendimi sorumlu hissettim. Tanıştırdığım şahısla normalde çok samimi bir muhabbetim yok. Bir gün akşam onunla buluştum. Kızın ondan sakladığı her şeyi bir bir söyledim. Bir psikiyatri tedavisi gördüğünü, sigara alkol kullanımını. Kız en basitinden sigara kullandığını bile saklamıştı. Birkaç yalan vs daha vardı. Vs dediğime bakmayın basit şeyler değildi. Sonrasında ayrıldılar. Çok sevdiğim bir insana böyle bir kazık atmış olmak içimde büyük bir yara, çok büyük bir kötülük yaptım. Siz siz olun eğer böyle iki insanı tanıştırırsanız da gerisine kulaklarınızı kapatın. Hatta siz siz olun en çok tanıdığım canını ciğerini bildiğim biri dediğiniz kişiyi bile evlilik gibi büyük bir amaçla birisiyle tanıştırmayın. Çünkü bu tanıştırma meselesinden sonra iki tarafın da hiç bilmediğim huyları alışkanlıkları olduğunu öğrendim. Aslında ikisi de benim bildiğim insanlar değillermiş. İki tarafı da tanıyor olunca bir sürü yalan yakaladım. Tanıştırdıktan sonra olaya karışmak büyük yanlıştı. Yalan söylüyorsa yalan söylüyor. Bundan sonrası iki insanın meselesiydi. Ben ne diye gidip müdahil oldum. Kimsenin bilmediği yalnızca benim bildiğim bilgileri gidip tanıştırdığım şahsa söyledim. Böyle korkunç bir ihanet yaptım. Belki de söylemeseydim de yine buraya gelmiş bu mesaja şöyle cevap yazıyor olurdum: Bir arkadaşım benim aracılığımla biri ile tanıştı evlendiler. Kızın yalanları ortaya çıktı. Çocuk geliyor bana hesap soruyor, bunları bile bile nası sustun. Bu aşamaya gelene kadar nasıl bir şey demedin. Bu sefer de yaptığım en büyük kötülük konuşmak değil de susmak olurdu belki de.. Bu arada kızın bilgilerini gidip de ona buna anlatmadım. Aileme anlatmadım, başka kimseye anlatmadım. Gittim o çocuğa anlattım. O da çok olgun biri değilmiş ki bu bilgileri kızı utandırmak, yerin dibine geçirmek için kullandı. Çünkü aralarında bir ego savaşımı vardı. Stajyer bir psikoloğum. Şu an geriye dönüp bakınca ilişkilerinin hiç sağlıklı olmadığını henüz çok bir deneyime sahip olmadığım halde anlayabiliyorum. Bu iş bitecekti buna eminim ama benim yüzümden bitmiş olması ve acabalar beni yiyip bitiriyor. Her iki taraf da 20 yıllık aile dostlarımızdı. Şu an iki aileyle de görüşmüyoruz. Anlatırken mümkün olduğunca kötülük yaptığımı düşündüğüm kısımla sınırlı kalmaya çalıştım. Olay bu anlattıklarımla sınırlı değil, çok daha çirkin yönleri var. Sevgiler Sıradan Biri


...


Ben kendisine şöyle bir email attım:


Merhaba,


İçten ve detaylı yanıtın için çok teşekkür ederim.


Dilersen daha da detaylandırabilirsin. Özetlenmesi gerekiyorsa, bültene koymadan önce bazı yerlerini kırpabilirim.


Bir de merak ettiğim bir şey var: Neden buluşup, söyleme gereği duydun? Neler hissettin?


Adama söylemek yerine arkadaşını söylemeye zorlamayı neden seçmedin?


Lütfen yanlış anlama, bir okuyucu olarak, merakımdan soruyorum.


Yine, çok teşekkür ederim.


Sevgiler,

Huzursuz Beyin


...


Huzursuz beyinlere buluşup kaynaşma fırsatı sunduğunuz bu platform için asıl ben teşekkür ederim.